BÜYÜKKENTLERDE TARIMIN YAPILANMASI ELE ALINDI

Dokuz Eylül Üniversitesi İzmir ili Stratejik Planlama, Yönetişim, Araştırma ve Uygulama Merkezi (İZİSYÖM) tarafından düzenlenen, ‘6360 sayılı Kanun ve Büyükkentlerde Tarımın Yapılanması 35. Farkındalık Toplantısı’, DESEM Bordo Salon’da gerçekleşti. Toplantıya, Oturum Yöneticisi olarak Prof. Dr. Fikret Sönmez, Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı Kırsal Kalkınma Şube Müdürü Azmi Akbaytürk, Kayhan Kavas, Seferihisar Belediye Başkanı Av. Tunç Soyer, Prof. Dr. Asuman Altay ve Necati Kızıltoprak katıldı.

İzmir’de 30 ilçe ve 569 köyde eğitimler verdiklerini belirten Azmi Akbaytürk, “Organik tarım konusunda Urla ve Seferihisar’dakiler başta olmak üzere yaklaşık 1000 çiftçimize eğitim ve danışmanlık hizmeti verdik. Üretilen tarım ürünlerinin, tüketiciyle buluşması için de Bostanlı, Bornova ve Urla’da organik pazarlar kurduk. Toprak ve Yaprak Analiz Laboratuvarımız, 12 ilçede yaklaşık 1500 toprak analizi yapmış durumda. Sepet Peyniri, Karaburun Keçisi ve bazı yöresel ürünlerin hassasiyetle üzerinde durulması gerekiyor. Mesela, arıcılıktan elde edilen ürünlerin (propolis, polen, arı sütü) hijyenik koşullarda üretiminde özellikle kadınların görev almasını destekliyoruz. Kadınların hem gereken hassasiyeti göstereceklerine inanıyoruz hem de üretime kazandırmış oluyoruz. Sadece üretimi artırmak değil, gelirin artmasıyla kalitenin de artmasını hedefliyoruz” diye konuştu.

Seferihisar Belediye Başkanı Av. Tunç Soyer ise İzmir’in sahip olduğu tarımsal potansiyele vurgu yaparak konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Hititliler binlerce yıl önce bu topraklarda 180 çeşit ekmek üretiyorlarmış. Şimdi bizler aynı verimli topraklarda üzerimize düşeni yeterince yapıyor muyuz? Tarımın gelişmemesinde iki önemli tercihin etkili olduğunu düşünüyorum. Birincisi, ‘tarım ithalat olmadan yapılamaz’ düşüncesinin sonucunda yerli tohumların azalması, ikincisi ise ‘endüstriyel düzeyde üretim yapılması gerektiği’ savunulup, sonrasında küçük çapta üretim yapan çiftçinin, yok olmaya bırakılması. Sonuçta Küçük çapta üretim yapan çiftçiler işlerini bırakıp şehirlerde iş bulmaya yöneldiler. Bizler 6 ay boyunca köylerimizi gezdik ve 284 tür tohum topladık. Bu tohumlarımızı Can Yücel Tohum Bankası’nı kurarak, çiftçilerimizin hizmetine sunduk. Organik tarımın gelişmesi için üretilen ürünlerin satışında kurduğumuz pazaryerinden işgaliye parası almadık. Şimdi çiftçimiz yaptığı üretimi, değerinde direk tüketiciye satıp para kazanabiliyor.”