EPİLEPSİ UTANILACAK BİR HASTALIK DEĞİL
Diyabet, ya da kalp damar hastalıklarından farkı olmasa da, toplumdaki ön yargılar nedeniyle epilepsi hastaları olumsuz etkileniyor. Dünyadaki en yaygın nörolojik hastalıklardan biri olan epilepsi, beyinde var olan elektriğin aşırı artması ile ortaya çıkıyor. Epilepsinin en çok görüldüğü dönem ise yaşamın ilk yılları ve 60 yaş sonrası... Bu hastalığın utanılacak bir şey olmadığını söyleyen İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hatice Sabiha Türe, son zamanlarda nörolojide tanı yöntemlerinin ilerlemesiyle, teşhis ve tedavinin daha kolay hale geldiğini söyledi.
Yayınlanma :
05.03.2016 10:11
Güncelleme :
05.03.2016 10:11


Epilepsinin çok fazla türü olduğuna değinen Yrd. Doç. Dr. Türe, hastalığın genetik olabileceği gibi, kafa travması veya menenjite bağlı da gelişebileceğini ifade etti. Epilepsi hastalarının büyük bir kısmında ise neden, ne yazık ki belirlenemiyor.
BÜYÜK NÖBETİ BEKLEMEYİN!
Tüm epilepsi nöbetlerinin kasılma, bilinç kaybı, ağızdan köpük gelme şeklinde olmadığını söyleyen Yrd. Doç. Dr. Türe, özellikle çocuklarda hafif bir göz dalması, iletişim kaybı, motor-mental gelişimde gerilik, kolunda-bacağında sıçrama, ağız şapırdatma, anormal konuşma gibi belirtilerin gözardı edilmemesini istedi. Epilepsinin bazı türlerinde özellikle de genetik olanlarda ışığa ve sese karşı duyarlılık olduğunu söyleyen Türe, bilgisayar karşısında uzun süre kalma, uykusuzluk ve yorgunluğun nöbetleri tetiklediğini dile getirdi.
AMELİYAT %30 İÇİN UMUT…
Epilepsinin %30’luk özel bir grubunda, operasyon şansının bulunduğunu söyleyen Türe, nöbetler tek bir odaktan çıkıyorsa ve antiepileptik ilaçlar kullanmasına rağmen nöbetler durmuyorsa, operasyona başvurduklarını söyledi. Dünya çapında yaklaşık 50 milyon kişiyi etkileyen epilepsi, ülkemizde de yaklaşık 800 bin kişide mevcut. Akraba evliliklerinin çok olması, bebeklerin hastalıkla ya da erken doğmuş olması, doğum travmasının daha çok görülmesi nedeniyle, gelişmemiş ve az gelişmiş ülkelerde epilepsi sıklığı daha fazla.
EPİLEPSİNİN TEDAVİSİNİN OLMADIĞI KANAATİ YANLIŞ!
Epilepsi hastalarının yaklaşık %70’i uygun şekilde tedavi edilmeleri halinde normal bir yaşam sürebiliyor.Burada en önemli nokta nöbetleri durdurmaya yönelik olarak seçilen ilaçların düzenli ve planlı kullanımı. Epilepsinin genellikle yanlış anlaşıldığını söyleyen Türe, bu durumun hastaların kendine olan güveni azalttığını ve toplumsal damgalamanın çoğu zaman, hastalıktan daha büyük problem oluşturduğunu söyledi.
Epilepsinin etkisinin değerlendirilmesi sırasında, hastalar ve hekimlerin nöbet sayısını saymanın ötesine odaklanmaları gerektiği hususunda gittikçe artan bir farkındalığın söz konusu olduğunun altını çizen Türe, işsizlik düzeyinin epilepsi hastaları için daha yüksek olduğundan bahsetti. Türe; “Toplumsal bilincin artması ile epilepsi hastalarının normal yaşam sürmesi ve yaşam kalitesinin artması mümkündür.” dedi.
NÖBET SIRASINDA NE YAPMALI?
Soğan, Kolonya Koklatmayın!
Nöbet sırasında en önemli şey; hastayı güvenli bir yere almak ve ucu sivri, sert eşyalardan uzak tutmak. Hastayı sabit ve rahat olacak bir şekilde bir tarafa doğru yatırıp, tükürüğünün dışarı akmasını ve nefes yolunu tıkamamasını sağlayın. Rahat nefes alması için mümkünse ağzını ve solunum yolunu açık tutun. Asla ağzına bir şey sokmaya çalışmayın!
Nöbet sırasında ilaç vermeye çalışmayın. Soğan, kolonya vb. şeyler koklatmanın bir faydası yoktur. Epilepsi krizi olduğu bilinen bir kişi ise yapay solunum veya kalp masajı yapılmasına gerek yoktur. Nöbeti iyi gözlemleyin, nöbet hakkında verebileceğiniz detaylı bilgilerin hem hastaya, hem de doktora yardımcı olacağını unutmayın.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: