Güven: Okullaşma oranı düşüyor

CHP İzmir Milletvekili Prof. Dr. Hülya Güven, çocukların okul öncesi eğitimine yönelik kreş ihtiyacının karşılanması talebiyle TBMM'ye araştırma önergesi sundu. Çocukların gelişiminde ve sosyalleşmesinde okul öncesi eğitimin önemini vurgulayan Güven, çocukların iyi beslenme, uygun gelişim, yeterli sağlık bakımı, bilişsel gelişim, yanlış müdahalelerden korunma ve olumlu aile ilişkileri haklarından faydalanmaları için, sağlıklı koşullarda,    koruyucu ve teşvik edici ortamlar da yetişmeleri gerektiğini söyledi. Okul öncesi eğitimin çocuğun ilk ve orta öğrenimdeki performansını geliştirdiğini, öğrendiklerini daha çok akılda tutmasını sağladığını belirten Güven, okul öncesi eğitimde okullaşma oranlarında yeterli seviyelere ulaşılamaması ile birlikte kreş ve anaokulu açılmasının önündeki engellerin kaldırılmasını istedi.

ULUSLARARASI ORTALAMANIN ALTINDA

Hülya Güven 2011 yılından itibaren okul öncesi eğitimde “okullaşma oranının” yüzde 30'dan yüzde 27'ye düştüğüne dikkati çekerek, okul öncesi eğitimin çocukların gelişim ve sosyalleşmesindeki önemine değindi. Güven, özellikle kırsal kesimlerde ve kentlerin gecekondu bölgelerinde yaşayan çocukların eğitim hizmetlerinde dezavantajlı olduğunu belirtti. Hülya Güven, Onuncu Kalkınma Planı'nda (2014-2018) “Ülkemizin okul öncesi eğitim ve ortaöğretime erişimde ve başarı performansını değerlendiren Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) araştırmasında uluslararası ortalamaların altında kaldığına” tespitinin yer aldığına dikkati çekti.

TÜRKİYE YÜZDE 37'DE KALDI

2012-2013 yılında 4+4+4 eğitim sistemine geçilmesiyle, 5 yaşındaki çocukların okul öncesi yerine ilkokula başlamaları nedeniyle okullaşma oranının düştüğüne dikkati çeken Güven, “Romanya'da 4 yaşta okullaşma oranı %79, Portekiz'de % 85, Danimarka'da %98, Hollanda'da ise yüzde 100 iken Türkiye'de % 37’de kalmıştır” dedi. Prof. Dr. Güven, çalışan ya da çalışmayan annelerin en az üç çocuk doğurmalarının teşvik edildiği bir ortamda en büyük sorunun, “çocukların sosyal, zihinsel, duygusal ve fiziksel gelişimine katkı sağlayan kreş ya da anaokulunun sağlanamaması” olduğunu belirtti.