3 Boyutlu İmplant ve Yapay Zeka ile Omurga Tedavisinde Yeni Dönem
Yaşlanma, omurga sağlığını olumsuz etkileyerek disk dejenerasyonu, sinir sıkışmaları ve kamburluk gibi sorunları beraberinde getiriyor. Ancak son yıllarda robotik cerrahi, navigasyon sistemleri ve kişiye özel 3 boyutlu implantlar, omurga ameliyatlarını çok daha güvenli ve hassas hale getirdi. Yapay zekâ destekli planlama yöntemleri ise hastanın omurgasının gelecekte nasıl şekilleneceğini öngörerek tedaviyi kişiselleştiriyor.
Acıbadem Üniversitesi Ortopedi ve Travmatoloji Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Alanay, omurga yaşlanmasının kaçınılmaz olduğunu ancak etkilerinin azaltılabileceğini söylüyor. Alanay, “Omurga yaşam tarzından en fazla etkilenen organlardan biri. Düzenli hareket eden, kaslarını güçlü tutan ve doğru duruş alışkanlıkları geliştiren kişilerde yaşlanmanın etkileri çok daha az görülüyor” diyor.
Prof. Dr. Alanay, uzun süreli masa başı çalışma, hareketsizlik ve fazla kilonun omurga yaşlanmasını hızlandıran başlıca faktörler arasında olduğunu belirtiyor. Özellikle 40’lı yaşlardan sonra düzenli egzersizin önemine dikkat çeken Alanay, “Her gün 30 dakikalık yürüyüş bile omurgayı korur. Esneme hareketleri, karın-bel bölgesini güçlendiren egzersizler ve yüzme, omurga sağlığı için büyük önem taşıyor” diyor.
Osteoporozun omurga kırıkları açısından yüksek risk oluşturduğunu vurgulayan Alanay, D vitamini takibi ve dengeli beslenmenin önemine de değiniyor. Ayrıca yaşlanan omurganın ilk sinyallerinin çoğu zaman göz ardı edildiğini belirten Alanay, bacaklarda uyuşma ve yürüme mesafesinde azalmayı alarm olarak değerlendiriyor ve vakit kaybetmeden uzmana başvurulması gerektiğini söylüyor.
Omurga cerrahisinde son yıllarda teknolojinin ön plana çıktığını belirten Alanay, “Ameliyat öncesi hastanın omurgasını üç boyutlu modelleyebiliyor, vidaların yerleşimini milimetrik hassasiyetle planlayabiliyoruz. Robotik sistemler, planlamayı ameliyatta birebir uygulamamıza yardımcı oluyor. Böylece cerrahi çok daha güvenli ve başarılı oluyor” diye konuşuyor. Navigasyon ve robotik destekli operasyonlar, hastaların iyileşme sürecini de hızlandırıyor; küçük kesi ve minimal kan kaybı sayesinde hastalar çok daha kısa sürede günlük yaşamlarına dönüyor.
Prof. Dr. Alanay, yaşlanan omurgada sık görülen spinal stenoz gibi sorunların tedavisinde kişiye özel yaklaşımın önemine dikkat çekiyor. Minimal invaziv yöntemler sayesinde kaslar zarar görmeden ameliyat yapılabiliyor ve hastalar birkaç gün içinde günlük yaşamına dönebiliyor.
Omurga cerrahisinde son yılların en büyük yeniliği ise kişiye özel 3 boyutlu titanyum implantlar. Alanay, “Hastanın anatomisine tamamen özel tasarlanan implantlar, cerrahinin doğruluğunu artırıyor ve uzun vadeli sonuçları iyileştiriyor. Özellikle skolyoz ve kompleks deformite ameliyatlarında büyük fayda sağlıyor” diyor.
Cerrahiyi her zaman son seçenek olarak gördüklerini belirten Alanay, düzenli egzersiz, doğru kilo yönetimi ve kas güçlendirme ile ameliyat ihtiyacının yıllarca ertelenebileceğini söylüyor. Bazı hastalarda ise cerrahiye hiç gerek kalmıyor.
Geleceğe dair öngörülerini de paylaşan Alanay, “Yakın gelecekte yapay zekâ destekli sistemler, omurganın nasıl yaşlanacağını önceden öngörebilecek. Böylece tedbirleri çok daha erken alabilecek ve tedaviler tamamen kişiye özel planlanabilecek” diyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: