Yapay zekadan ekonomiye 15.7 trilyon dolar katkı

Firmaların değişen işgücünün sağlık, varlık ve kariyer alanlarındaki ihtiyaçlarını yönetmeleri için çözümler sunan ve danışmanlık veren Mercer, üretken yapay zekanın dönüştürücü etkisiyle ilgili öne çıkan konuları ele aldı. Buna göre, İK liderleri iş birliği, teknoloji ve iletişim becerilerinin önümüzdeki 24 ay içinde en önemli iş gücü becerileri olacağına inanıyor. Yöneticiler teknoloji yatırımlarını hızlandırmayı planlarken, kritik beceri eksikliği hala sınırlayıcı bir faktör olarak ortaya çıkıyor. İnsan kaynakları liderlerinin sadece yüzde 41'i, çalışan sayısı ihtiyaçlarına ek olarak beceri açıklarını ölçen stratejik iş gücü planlarına sahip.
 
Firmaların yüzde 57’sinde üst düzey yönetici ve insan kaynakları yöneticileri yapay zeka ve otomasyonu artırmayı planlıyor. Yüzde 50’si mevcut yetenek modeliyle talebi karşılamakta zorlanacaklarını hissediyor. Yüzde 83’ü yeni beceri kazandırma ve beceri geliştirme planlarını hızlandırmayı hedefliyor. Yüzde 48’i ise değişken istihdam modeli kullanımını artırmayı planlıyor.
 
Yapay zeka ile hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağına dikkat çeken Mercer Doğu Akdeniz CEO’su Dinçer Güleyin, “İnternet dünyasını izlediğimiz 20 yılda, kullanıma sunulan uygulamalar arasında bu kadar hızlı büyüme yaşanmadı. Microsoft ve GitHub’un çalışmasına göre yapay zekanın desteklediği programcılar, desteklenmeyenlere göre görevi yüzde 56 hızlı tamamlayabildi. Farklı araştırmaya göre, deneyimli ve üniversite mezunu profesyoneller, üretken yapay zeka tarafından desteklendiklerinde yüzde 37 daha az zaman harcıyorlar. Müşteri destek temsilcileri, konuşma rehberliği yapan üretken yapay zekadan destek aldıklarında, üretkenlikleri yüzde 14 artıyor. Şirketlerin yüzde 75’i yapay zeka teknolojisini benimsemeyi düşünüyor. Mevcut işlerin yüzde 80’i üretken yapay zekadan etkilenebilir. Tüm işlerin temel görevlerinde önemli değişiklikler görebiliriz. İş akışının hızlanması, verim ve etkinlikte radikal kazanımlara yol açacak. Üretken yapay zekâ iş akışları, tasarımı ve stratejik iş gücü planlamasını etkileyecek. Yeniden tasarlanan iş akışları, işin yapılış şeklini ve farklı aktiviteler için kaç kişiye ihtiyacınız olacağını değiştirecek” dedi.
 
Güleyin, “Firmaların yüzde 37’si yapay zeka kullanıyor. 10 şirketten 9’u yapay zeka teknolojisine yatırım yapıyor ama yapay zeka yeteneklerini etkin kullanma oranı yüzde 15'in altında. Kullanıcıların yüzde 50’si yapay zeka konusunda iyimser, yarısından azı yapay zekayı anladığını düşünüyor. Yapay zeka kullanan şirketlerin yüzde 72’si işlerinin kolaylaşacağına inanıyor. Yapay zeka ile insan kaynakları departmanları dönüşüm yaşayacak. Üretken yapay zeka, yetenek yönetimini değiştirecek. Üretken yapay zekayla, işe alımda hedeflenen ve konuyla ilgili değer teklifiyle yetenekleri belirleme ve çekme fırsatı yakalanacak. Çalışan değişimi, işte kalma ve bağlılığın temel faktörlerinin anlaşılmasını sağlayarak yetenekleri elde tutabilecek. Bireysel ve ekip düzeyinde üstün performansla sonuçlanan faktörlere anlayış sağlayarak, liderlerin olağanüstü sonuçlar elde etmek için ekiplerini nasıl yöneteceği konusunda öneriler geliştirerek performansı artırmasına, firmaların rekabeti geride bırakan performansa ulaşmalarına yardımcı olacak ve gelecekteki başarının temelini oluşturacak. Firmanın gelecekteki başarısı insan kaynaklarının omuzlarına biniyor” diye konuştu.