YRD. DOÇ. DR. KIRAN, “ÇOK HARCIYORUZ AMA SAĞLIKLI OLAMIYORUZ”
“Eczacılar Günü” etkinlikleri kapsamında Atatürk Kültür Merkezi’nde Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Eczacılık İşletmeciliği Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Bülent Kıran “Sağlıkta Küreselleşme, Eczacılığa Yansımalar ve Gelecek Stratejileri” konulu konferans verdi.
Yayınlanma :
15.05.2015 11:22
Güncelleme :
15.05.2015 11:22
Konferansa, antik çağdan günümüze sağlık politikalarını anlatarak başlayan Yrd. Doç. Dr. Kıran, “Geçmişimizde sağlık sistemimiz koruyucu sağlık sistemi temelleri üzerine kuruluyor. Anadolu’da başlayan hastane ağı Cumhuriyete kadar geliyor. Bugün artık kampüs hastanelerini konuşuyoruz. Sağlık Bakanlığı’nın 2023 Stratejik Planı’nda ağırlığın özel hastanelere doğru kaydığını görüyoruz. Sağlık talebini vatandaş belirlemez hekimler ve sağlık çalışanları belirler. 1970’li yıllarda yaşanan kapitalizm krizinden sonra çok uluslu şirketler sağlık alanın keşfettiler. 1990 ve 2000’li yıllara baktığımızda hizmetlere erişimde ve kalitede önemli gelişmeler yaşandı” dedi.
“Sağlık neden haktır” başlığı altında geçmişten günümüze sağlığın hak olması konusunu irdeleyen Yrd. Doç. Dr. Kıran, “Reform paketleri içinde olan bir başka şey de katkı payları. Anayasamızda bulunan sağlık hakkı böylece tüketici hakkına dönüştürülüyor. Hastaneler ve sağlık merkezleri birer işletmeye dönüştü ve bunlar artık profesyonel yöneticiler tarafından birer işletme olarak yönetiliyor. Sağlık reformları kişiye özel sağlık hizmetleri getiriyor. Çok harcıyoruz ama bir türlü sağlıklı olamıyoruz” diye konuştu.
“SİGORTA YAPTIRDIM NE MUTLU, ARKAM SAĞLAM DEMEYİN!”
Küresel reform paketlerinin içeriği hakkında bilgi veren ve Küresel piyasada Türkiye’nin sağlık sektöründeki öneminden bahseden Yrd. Doç. Dr. Kıran, “Kamunun sağlık kurumlarına duyulan güvenin azaltılması için bir algı operasyonu var; çünkü hizmetler özele kaydırılmak isteniyor. Sağlıkta dönüşümün Türkiye’de başladığı ilk yıllarda toplam popülasyonun ülkelere göre özel sigortalılık olarak dağılımına baktığımız zaman bu oran Türkiye’de yüzde 1,4. Bu pazarı görenler işletmeye başladılar. Sigorta yaptırdım ne mutlu, arkam sağlam demeyin” dedi.
Sağlık reformları bir buz dağı gibi olduğunu söyleyen Yrd. Doç. Dr. Kıran, “Bize vitrinde bunun iyi tarafları gösteriliyor. Seçme, hizmete ulaşma, erişme hakkı gösterilirken, bunun altında aslında sağlık hizmetlerine erişimde artan bir eşitsizlik ve sınırlandırma söz konu olduğunu, dünyadaki bütün halklar gibi biz de yaşayarak öğreniyoruz. Halkın maalesef büyük bir kısmı bunu anlayamamış. Biz şu an sağlık için ödüyoruz ama daha çok hastalanıyoruz, böyle bir sağlık sisteminin içerisindeyiz. Kaynakları da sağlık kartellerine aktarıyoruz. İlacın seri üretime geçmesi sonucu 1940’lı yıllardan sonra giderek ticari hale gelmiştir. İmalathaneden çıkıp fabrikasyona geçmesi eczacılığın da bir dönemi kapatıp diğer yeni dönemi, bügün yaşadığımız dönemin açılmasına sebep olmuştur” diye konuştu.
“TALEPTEN FAZLA ECZACI ARZI İLE KARŞI KARŞIYAYIZ”
“Şu an eczacılık fakültesinden bir kaçış var ve bu yüzden başarı sıralaması düşmeye devam ediyor” diyen Yrd. Doç. Dr. Kıran, “Birinci sınıf öğrencilerimize sorduğumuz da yüzde 32’si serbest eczacı olmak istediklerini belirtiyor. Mesleğin geleceği hakkında sorduğumuzda ise yüzde 77’si mesleğin geleceğinden kaygı duyduklaırnı belirtti. Talepten fazla eczacı arzı ile karşı karşıyayız bu da elbette ücretlerde düşüşü, işsizliği, kaçınılmaz olarak da rekabeti getirecektir” dedi.
Eczacılıkta dönüşümden bahseden Yrd. Doç. Dr. Kıran, “Yeni model eczaneler oluşturmak zorundayız. Servislerde, kliniklerde eczacı çalıştırılması lazım. Servislerde büyük ilaç israfı var. Eksik eczacı istihdamını hasta odaklı tıpla ilerletmek lazım. Aynı zamanda farmakoekonomiyi mutlaka yapmak zorundayız. Yoksa hiç bir uluslararası şirketler akredite etmezler. Eğitim programımızı öncül ülkelere göre revize etmediğimiz sürece bu günkü sorunları hep konuşuyor olacağız. Akademik olarak bu işe ışık tutulmazsa dışarıdaki serbest eczacı ne yapsın. Önce toplum sağlığı ve koruyucu sağlık hizmetleri için mücadele edeceksiniz, politikalarınızı buna oturtacaksınız ondan sonra, bakın, meslek çıkarlarınızın da düzeldiğini göreceksiniz. Bu şekilde hareket etmeyen eczacılar ve hekimler ancak bu mesleğin ucuz emekçileri olarak kalırlar” dedi.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: