‘Gül’ ve ‘ortanca!’
Hafta sonu olduğu için, ?gül? e ?ortanca?dan söz edeceğim?
Yayınlanma :
26.03.2016 14:34
Güncelleme
: 26.03.2016 14:34
‘Gül!’ nedir?
Gül; gülgiller (Rosaceae) familyasının Rosa cinsinden güzel kokulu bitki
türlerine verilen addır.
Çok güzel ve kıymetlidir.
Park ve bahçelerin süslenmesinde kullanıldığı gibi odaları, balkon ve
terasları süsler.
Birçok rengi vardır.
Kesme çiçekçilikte çok talep edilen bir çiçektir.
*- ‘Ortanca’ nın düşündürdüğü
Peki ‘ortanca’ nedir?
Benim gibi pek çok kişi, herhalde ‘ortanca’ deyince aklına İzmir’i
getiriyordur.
Bizim çocukluk ve gençliğimizde; Bornova’da, karşıyakada, Buca’da,
Alsancak’ta, daha doğrusu İzmir’in her semti ve sokağında ‘mis gibi
kokulu’ ortancalardan geçilemezdi.
Ama şöyle bir anımsatma yapayım; anayurdu Japonya olan ortanca
(Hydrangea macrophylla), gösterişli çiçekleri nedeniyle dünyanın birçok
yerinde yaygın olarak yetiştirilen, 1-3 metre arası boylanabilen, kışın
yapraklarını döken, çalı gövdeli bir süs bitkisidir.
*- ‘Sonradan görme’ bunlar
İki gündür, neredeyse tüm mektuplar ‘Gül’ ve ‘Ortanca’dan söz ediyor.
Ama benim yazdığım isim gibi büyük harflerle değil küçük harflerle
yazılan cinsinden…
Kimi yazı alıntı…
Kimisi ise yazanın duygularını dile getiren içten satırlarla dolu…
Bunlar, parası ile kendinden söz ettiren ‘sonradan görme!’
diyebileceğimiz bir iş adamının söyleminden ala alınmış.
Adam parası ile neredeyse tüm medyayı da satın almış gibi…
Bir zamanlar ‘Kestelli’ diye biri ortaya çıkmıştı.
Kara cahildi…
Ama gazetelere verdiği ilanla, herkesi ayağına getirtiyor, kapısında
kuyruk oluşturtuyordu.
Vatandaşı, kendisine verdiği ilanlarla yardakçılık eden basın sayesinde
soyup soğana çevirmişti.
Tabii beslediği kişiler de vardı…
İlkokulu bitirip bitirmediği hala anlaşılamayan adam ekonomistlere ders
verecek gibi laflar ediyordu.
Hani şimdi tarih dersi veren bazıları gibi…
Kocaman adamlar, ünlü profesörler ayakta alkış tutacak kadar bazen
yalakalaşıyor, böyle cahillerin önünde…
Kimisi para, kimisi makam derdinde…
*- Okumak üzerine
Ayşegül A. Ö. Hanım şunları yazmış:
‘Oku kızım!
Oku, kendi ayakların üzerinde dur!
Dur ki, kimsenin ‘ortancası’ olma.
Bir tas çorba, bir kuru ekmekle sofranı donat.
Bak!
Para, pul, güç!
Çoğu zaman bir şey kazandırmıyor, insana.
Nasıl doğduysan o’ sun işte!
Eğer kazandığın sadece paraysa…
*- Oğlu için söylediği
Oku oğlum!
Oku, para ne işe yaramaz öğren!
Para ile görgü alamazsın mesela…
Şeref, mertlik, asalet…
Bunların hiçbirini alamazsın.
Para ile bunlara sahip olamamış insanları satın alırsın…
‘Gül’ alırsın, ‘taş- toprak- arsa’ alırsın…
Ama; insanlığı satın alamazsın…
Az önce sözüne ettiğim gibi bazı medya patronları ile yöneticilerini de
İstanbul’da, Bizans’da satın alabilirsin…
Yandaşlar zaten emir kulu…
Yani para ve güç nerde orada…
Zaten gül almasan da olur…
Cebinden birkaç kuruşla herkes gibi ‘karanfil’ alırsın…
Merak etme herkesin sonu 100 gram hidrofil pamuk!
*- Adam oğlu adam’dan…
Adam oğlu adamoğlu ise şöyle diyor:
Bir yağmur yağsın istiyorum!
Tüm yüreklere…
Bütün kötülükleri temizlesin.
Tertemiz olsun köşe bucak.
Kalmasın bir damla kin, haset…
Ben de soruyorum:
Üzerimize kim döktü bu kin ve hasedi…
İçimize yerleştiren kim?
Tek sözcük isterseniz, vereyim:
Politikacılar…
Ya da
Siyasetçiler…
Veya para ile her şeyi alabileceklerini düşünen, halkı aldatacağını sanan
‘liboşlar!’.
*- İstemin nedeni?
Devam edeyim:
Bir rüzgâr essin istiyorum;
Şiddetli bir kasırga!
Tüm pislikleri alıp götürsün uzaklara…
Bir daha gelmemek üzere.
Sonra dinsin rüzgâr…
Devamını hatırlatayım:
Bir güneş doğsun dünyaya; pırıl pırıl, ışıl ışıl…
Tüm kalpleri ve beyinleri aydınlatsın.
Kalmasın karanlık bir yer…
Her yer aydınlık olsun,
Her yer sevgi dolsun…
‘Ortanca’ ve ‘gül’den söz edenlerin yüreği ve beyni dahil…
*- Rekor kırılıyor
Bu arada Derya G. İle Nilgün D. İse bir paylaşımı göndermiş…
Yazıda şöyle deniliyor:
‘Ali Ağaoğlu’nun videosunu izlediniz mi?
Bu ne rezilliktir ya!!!
‘Ortanca hanım’ ne demek ya?
Demek ki; bunun küçüğü de var, büyüğü de…
Kaç eşi var bu adamın?
Bu ülkede, erkeklerin kaç karısı olabiliyor?
Biz ‘bir tane’ diye biliyoruz amma!
Anlaşılan hepimiz yanlış biliyoruz.
Hayır!
Bu ülkede yaşayan biri olarak itiraz ediyorum:
Böylesine olayların işadamları ve de bazı siyasiler ya da partiler
tarafından normal görülmesine, ben de ‘kadın haklarına vurulmuş darbe’
olarak nitelendiriyorum…
Ve de, konuyu ela alanların yazdığı gibi ben de ‘Çüş!’ diyorum…
Kime, böyle eşeklere…
Para ve paranın gücü elinde olanlara, para için destek verenlere de aynı
sözcüğün İzmir’cesini kullanıyorum:
Çüşünüz len!
Ya da:
Çüşünüz Lan!..
Biliyorsunuz biz İzmirliler, ‘Helva’ da deriz ‘Halva’ da…
‘Elma’ deriz, ‘Alma’ da…
*- Politikanın dışında
Özlem Demir isimli bir vatandaş, ‘Sema Ramazanoğlu bakanlık
görevinden derhal alınsın!’ diye bir kampanya başlattı.
Üç dört gün içinde 216 bin 573 destekçi buldu.
Özlem Demir, kampanyasını şu şekilde açıkladı:
‘Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında
Kanun Hükmünde Kararname (633 Sayılı) uyarınca MADDE 2- (1)’deki c
maddesine göre en önemli görevi çocukların her türlü ihmal ve
istismardan korunarak sağlıklı gelişimini temin etmek üzere; ulusal
politika ve stratejilerin belirlenmesini koordine etmek, çocuklara yönelik
sosyal hizmet ve yardım faaliyetlerini yürütmek, bu alanda ilgili kamu
kurum ve kuruluşları ile gönüllü kuruluşlar arasında işbirliği ve
koordinasyonu sağlamaktır.
*- Yargıya taşınmalı
Bu doğrultuda, bir Aile ve Sosyal Politikalar Bakanının en önemli
sorumluluğu özellikle çocukların zarar gördüğü olaylarda Devleti temsilen
konunun sonuna kadar üstüne giderek, olaya dahil olan tüm kişi ve
kurumları en ağır ceza alacakları biçimde yargıya taşımaktır.
Oysa Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu, Ensar
Vakfı’na yöneltilen cinsel istismar iddialarına ilişkin olarak, ‘Buna bir kere
rastlanmış olması hizmetleri ile ön plana çıkmış bir kurumumuzu
karalamak için gerekçe olamaz. Biz Ensar Vakfı’nı da tanıyoruz,
hizmetlerini de takdir ediyoruz’ şeklinde bir demeç vermiştir.
Bu demeciyle kendisinden beklenen sorumluluğu gerektiği biçimde
yerine getiremeyeceğine inandığımız Sema Ramazanoğlu'nun derhal
görevden alınmasını talep ediyoruz. ‘
*- Toplumsal barışı risk altına soktu
Okan Üniversitesi Hukuk Fakültesi tarafından düzenlenen ‘Yargıtay
Kararları Işığında Arama, İletişimin Denetlenmesi ve Hukuka Aykırı
Deliller’ paneli öncesinde konuşan Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit
‘Sahte belge, dijital delil üretilmesi, gizli tanıklık, yasa dışı dinleme, yasa
dışı teknik takip gibi koruma tedbirleri son yıllarda hukuki güvenlik ve
toplumsal barışı ciddi bir şekilde risk altına sokmuştur.
Bu şekilde çok sayıda iç hukukun en temel kuralları ihlal edilerek yapılan
adli işlemlerin, başta ifade özgürlüğü ve adil yargılanma hakkı olmak
üzere temel insan haklarını ihlal ettiği Türk mahkemelerinin yanı sıra
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin de verdiği içtihatlarla belirlenmiştir’
dedi.
***
GICIK
*- Siz namusu o kadar çok kadınlara yüklediniz ki. Çevrenizdeki
namussuz erkekleri bir türlü göremediniz.
*- Tecavüz olur; sapığı savunurlar! Hırsızlık olur; hırsızı savunurlar! Doğa
katledilir; sözde işadamlarını savunurlar! Hani ‘haksızlık karşısında
susan!’; dilsiz Şeytan’dı?
*- Bir anne evladını 9 ay karnında, 3,5 sene kucağında ve ömür boyu
kalbinde taşır. Ya ‘Bir seferden bir şey olmaz!’ diyenler ne yapar?
*- Çocukların ağladığı bir dünyada, bütün kahkahalar zalimdir.
*- Kara Mizah: ‘ Ben ölünce arkamdan herkese 5 artı bir daire dağıtılsın.
İrmik helvası ne? Öyle ya; Fakir gibi…
*- Bu arada; 4 günde 18 şehit verdik, acaba hiç gündeme girdi mi?
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: